Kişilik haklarını ihlal etmeyin!

Isparta Barosu Afet ve Deprem Hukuku Komisyonu tarafından yapılan yazılı açıklamada “06.02.2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli olarak gerçekleşen ve 10 ili etkileyen büyük depremlerde ülkemiz on binlerce can kaybı ve büyük bir yıkım ile karşı karşıya kalmıştır. Tüm vatandaşlarımızı derinden etkileyen bu afet sonrasında ülkemizin dört bir yanındaki dayanışma seferberliği ülkece yaralarımızı sararken öncelikle depremden etkilenen vatandaşlara olmak üzere hepimize bir nebze olsun güç vermiştir.

Tahliye edilen depremzedeler diğer illerimiz gibi Isparta'ya da gelmiş olup; kendilerinin barınma başta olmak üzere acil ihtiyaçları tüm vatandaşlarımızın da katkılarıyla giderilmeye çalışılmaktadır.

Yapılan tüm çalışmaların büyük bir samimiyet ve iyi niyet çerçevesinde gerçekleştirildiğinin bilinciyle; bu çalışmalarda depremzedelerin onur ve haysiyetini zedeleyen ayrıca bu kişilere ait kişisel verilerin hukuka aykırı kullanıldığı uygulamaları üzülerek gözlemlemiş bulunuyoruz. Bu hususa ilişkin bir takım hukuki tavsiyeyi kamuoyunun dikkatine sunmak isteriz.

KVKK VE TCK’YA AYKIRI

Depremzedelerle dayanışmak amacıyla yapılan bazı çalışmalarda yapılan organizasyonun depremzede vatandaşların onur ve haysiyetini incitmeyecek şekilde planlanması; bu kişilerin hayatlarının normalleşme sürecini daha fazla zorlaştırmamak ve ruhsal sağlıklarının da bir an önce iyileşmesi bakımından önem arz etmektedir. Bu nedenle yapılan yardım çalışmalarının depremzede vatandaşların kişilik haklarını ihlal etmeyecek şekilde gerçekleştirilmesi, yine bu vatandaşların kişisel verilerinin kendi rızaları olmaksızın hukuka aykırı biçimde yayılmasının önüne geçilmesi elzemdir. Depremzede vatandaşların ihtiyaçlarını gidermek maksadıyla gönüllüler tarafından oluşturulan bazı giyim vb. dağıtım noktalarında depremzede vatandaşların isim-soyisim, telefon, adres gibi kişisel veri niteliğindeki bilgilerinin alınması açıkça KVKK ve TCK’ya aykırılık teşkil etmektedir. Bu bilgilerin kişilere yapılacak aydınlatma sonrasında ancak açık rızalarının varlığı halinde alınabileceği; aksi halde eylemin suç teşkil edeceği gözden kaçırılmamalıdır” denildi.

AYRIMCILIĞA MAHAL VERİLMEMELİ

Depremden etkilenen kişilerin ayrımcılığa maruz bırakılmamaları gerektiği konusu üzerinde de durulan açıklamada “Bunun yanı sıra depremden etkilenen kişilerin ayrımcılığa maruz kalmamaları ve mağdurlaştırılmamaları (Mağdurlaştırma, bir kişinin ayrımcılığa uğradığı gerekçesiyle yaptığı şikâyet sonucunda kötü davranışla karşılaşması veya farklı muamele görmesi olarak tanımlanabilir.) konularında da hassasiyet gösterilmesi gerekmektedir. Bu konuda başta basın mensuplarımız olmak üzere tüm vatandaşlarımızı özellikle sosyal medya paylaşımları, yapılan yardım çalışmalarının depremzede vatandaşları rencide etmeyecek şekilde gerçekleştirilmesi konularında daha duyarlı olmaya davet ediyoruz” ifadeleri yer aldı.

DEPREMDEN ETKİLENEN ÇOCUKLARIMIZIN KORUNMASI ÖNEMLİ

Açıklamada depremden etkilenen çocukların korunması konusunda da önemli uyarılarılara yer verilerek, “Ayrıca izah etmiş olduğumuz tüm hususlar depremden etkilenen çocukların korunması bakımından daha da önem arz etmektedir. Bu gibi durumlarda çocuklar yetişkinlere nazaran daha fazla risk altında olmaktadırlar. Bu sebeple çocukların hukuki güvenliklerinin sağlanması ve daha fazla travmaya maruz kalmalarına mahal vermemek adına mahremiyetleri ve unutulma hakları da gözetilerek sosyal medya paylaşımlarının yapılması, bu paylaşımların konuya bir fayda sağlamaması halinde yapılmaması gerekmektedir. Bu çerçevede yine basın mensuplarının çocuk dostu bir perspektifle habercilik yapmaları ve bu konuda daha duyarlı olmaları çocukların yeniden hayata kazandırılması için hayati önem taşımaktadır.

Yaşanan bu acıların tekrar yaşanmaması, toplumsal sorumluluk ve duyarlılığımızın daha da artması, sağlıklı hayatların bir an önce yeniden inşa edilmesi temennisiyle basın ve kamuoyuyla paylaşıyoruz” denildi.